AİMSAD, 28 Temmuz 2021 tarihinde Antalya’nın Manavgat ilçesinde başlayan ve kısa sürede birçok il ve ilçeye yayılan orman yangınlarının akabinde TEMA Vakfı tarafından başlatılan ve yangınlar sebebiyle yok olan ormanlık alanların ağaçlandırılmasını amaçlayan “Yeniden Yeşerteceğiz” kampanyasına destek vererek, yaklaşık 9 bin 655 fidan bağışına ulaştı.
TEMA Vakfı’nın resmi twitter hesabından kampanya ile ilgili açıklamanın yapılmasının ardından hemen aksiyon alan AİMSAD 5 bin adet fidan hedefi ile kampanyaya katılım sağladı. Kampanyayı 750 adet fidan bağışı yaparak başlatan AİMSAD, doğaya duyarlı üyelerinin katkılarıyla 5 bin fidan hedefine çok kısa bir sürede ulaştı. AİMSAD hedefe ulaşılmasına rağmen kampanyayı sonlandırmama kararı alarak, fidan bağışına desteğini büyüttü. Yakında sonlandırılacak olan kampanya sonucunda toplanan tüm bağışlar TEMA vakfının ilgili kampanya hesabına aktarılacak.
Türkiye’de orman yangınları
Bir yandan küresel iklim değişikliği, diğer taraftan doğaya saygı duymayan insanlar ve diğer birçok farklı etken sebebiyle çıkan yangılarda her yıl dünyanın farklı noktalarında akıl almaz büyüklükte ormanlık alanlar küle dönüyor. Bununla beraber birçok hayvan ve bitki türü de yangınlarda yok oluyor. Tüm dünyanın ekosistemi çok hızlı ve geri dönülemez bir şekilde çökmeye devam ediyor. Ormanların korunması ve sürdürülebilir şekilde yönetilmesi bu denli önemliyken, her yıl sayısız orman yangının yaşanması çok daha etkili önlemler alınması gerektiğini de bir kez daha karşımıza çıkarıyor.
28 Temmuz günü öğle saatlerinden sonra Antalya’nın Manavgat ilçesinde dört ayrı bölgede çıkan ve hızla yayılmaya başlayan orman yangınları, günler içinde başka şehirlere sıçradı ve büyük bir felakete dönüştü. Şehirleri kırmızı bir alev topuna döndüren orman yangıları sebebiyle Türkiye genelinde zorlu bir süreç başladı. Bir yandan devam eden yangılar söndürülmeye çalışılırken, diğer yandan yangınların başka bölgelere sıçramaması için çalışmalar sürdürüldü.
102 bin dekarlık ormanlık alan tahrip oldu
Son verilere göre, Türkiye’de yaşanan yangın felaketinde 102 bin dekarlık ormanlık alan tahrip oldu. En ufak bir yeşilin bile yok olmaması gereken bu dönemde bu denli büyük bir alanın tahrip olması, sadece Türkiye için değil tüm dünya için önemli sonuçlar doğuracak.
Ormanlar ülke alanının yüzde 29,4’ünü kaplıyor
Tarım ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü 2020 yılı Türkiye orman varlığı verilerine göre; ormanlık alanlar, ülke alanının yüzde 29,4’ünü kaplıyor. Geçen süreç ve son yaşanan orman yangıları sebebiyle bu oranda nasıl bir düşüş yaşandığı önümüzdeki günlerde açıklanacak resmi rakamlarla daha net ortaya çıkacak.
Eş zamanlı yangınlar nedeniyle tahliye kararı alındı
Türkiye tarihinde yaşanan en büyük orman yangını faciası olarak açıklanan bu süreçte Manavgat’tan sonra Muğla, Aydın, Isparta, Denizli, Adana ve Osmaniye’nin farklı noktalarında eş zamanlı yangınlar yaşanmaya başladı. Yangınların başlamasıyla gerek sivil vatandaş gerekse ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşları insan üstü bir çabayla yangınlara müdahale etmeye, doğanın yok olmaması için canla başla çalışmaya başladı. Ancak yüksek hava sıcaklıkları ve rüzgarın şiddetiyle yangınlar hızını sürekli arttırmayı başardı. Bazı bölgelerde yangınlar şehir merkezlerine kadar ulaştı. Birçok şehir merkezi, köy ve benzeri alanda yaşayan insanlar hem karadan hem de denizden tahliye edilmek zorunda kalındı.
190’ın üzerinde yangın çıktı
5 ağustosa ait resmi verilere göre; ülke genelinde bu süreçte 190’ın üzerinde yangın çıktı. Büyük bir bölümü söndürülse de halen bazı bölgelerdeki yangınlar devam ediyor. Yangınların tamamen etkisiz hale gelmesinden sonra ise çok daha büyük sorunlar bizleri bekliyor olacak. Tahrip olan alanların yeniden yeşillendirilmesi, ekosisteme uygun ağaçlandırılma çalışmalarının yürütülmesi, yaşam alanlarını kaybeden insanlara destek sağlanması, yaralı kurtarılan hayvanların tedavisi ve daha birçok alanda Türkiye önemli bir sınavdan geçecek. Bunlarla beraber, toplumun bilinçlendirilmesi, doğaya zarar veren ya da verme girişiminde bulunan kişilerle ilgili de çok daha caydırıcı kural ve kanunların belirlenmesi de gerekecek.
