İş dünyasında daha fazla kadının istihdam edilmesi için yapılması gerekenleri konuştuğumuz POMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Nurdan Yücel, eğitim olarak eşitlendikçe çalışma hayatında her geçen gün kadının varlığının artarak devam edeceğini belirtti. POMSAD’ın sektördeki kadın çalışan durumunu ortaya koymak için yaptığı anket sonuçlarını da paylaşan Yücel; Artan eğitimli insan sayısı ve çalışma isteği ile çalışma hayatındaki egemen taraf probleminin de zaman içerisinde yok olacağını düşünüyorum” diye konuştu.    

İş dünyasında daha fazla kadının istihdam edilmesi için yapılması gerekenleri konuştuğumuz POMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Nurdan Yücel, eğitim olarak eşitlendikçe çalışma hayatında her geçen gün kadının varlığının artarak devam edeceğini belirtti. POMSAD’ın sektördeki kadın çalışan durumunu ortaya koymak için yaptığı anket sonuçlarını da paylaşan Yücel; Artan eğitimli insan sayısı ve çalışma isteği ile çalışma hayatındaki egemen taraf probleminin de zaman içerisinde yok olacağını düşünüyorum” diye konuştu.    

İş Dünyasında Kadınlar Röportajı kapsamında sorularımızı yönelttiğimiz POMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Nurdan Yücel, kadın-erkek çalışan sayısındaki farkın eğitim ile çözüme ulaştırılabileceğine değindi. Sektördeki kadın çalışanlara yönelik geçen yıl bir anket çalışması yaptıklarını belirten Yücel; “Çalışma sonucunda sektördeki kadın istihdam oranının yüzde 5 ile yüzde 36 arasında değiştiği, kadınların çoğunlukla satış, pazarlama, muhasebe veya İK departmanlarında çalıştığı; tasarım ve üretim bölümlerinde daha az kadın çalışanın yer aldığı görüldü. Kadınlarımızın sanayide çalışmayı tercih etmesini daha çok sağlamalıyız. Yeni mezunlara, sanayide, özellikle tasarım ve üretim alanlarında daha fazla yer almaları konusunda bilinçlendirme çalışmaları yürütmeliyiz” şeklinde konuştu.

  • Öncelikle sizi biraz tanıyabilir miyiz?

Ankara’da yaşıyorum ama aslen Samsunluyum. Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde Kimya Mühendisliği lisans eğitiminden sonra İngiltere’de Nothingham Üniversitesi’nde İmalat Mühendisliği bölümünde üretim sistemlerinde insan faktörü konusunda yüksek lisans eğitimini tamamladım. Döner dönmez çalışma hayatına girdim. Çalışma hayatımın 15. yılında akademik dünyaya, üniversite ortamına ve yeni nesle yakın olabilmek için önce özel öğrenci olarak Orta Doğu Teknik Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü’nde Arkeometri Anabilim dalında dersler almaya başladım. Sonrasında, malzeme koruma laboratuvarında analiz çalışmalarını yürüttüğüm doktora eğitimine başladım. “Osmanlı dönemi yapılarında kullanılan demir elemanlarının uzun dönem başarım performansları” üzerine tez çalışması yapıyorum. Bu dönem sonunda tez sunumum ile çalışmayı tamamlamayı planlıyorum.

  • Kaç yıldır profesyonel iş hayatının içindesiniz? Bu zamana kadar hangi kademelerde görev aldınız?

Yaklaşık 26 yıldır iş hayatının içerisindeyim. Aydıner Şirket Grubu bünyesinde bulunan Layne Bowler, Aydıner İnşaat ve Samsun Makina Sanayi firmalarının kalite departmanında çalışmaya başladım. Samsun Makina Sanayi bünyesine bulunan fabrikaların Kalite ve Ar-Ge Direktörlüğünün yanı sıra son beş yıldır şirketin yönetim kurulu üyesiyim.

“NE YAPTIĞINIZ VE NE KADAR İYİ YAPTIĞINIZ CİNSİYETİNİZDEN DAHA ÖNEMLİDİR”

  • İş dünyasında kadın olmanın avantajları ve dezavantajları sizce nelerdir?

Çalışanı her şeyden önce insan olarak kabul eden bir atmosferde çalışmak, çevrenizdeki insanların, yaptığınız işi takdir etmesi gerçekten çok kıymetli. Ne yaptığınız ve ne kadar iyi yaptığınız cinsiyetinizden daha önemlidir. Pompa ve vana sanayisinde bu ortama ulaşabiliyorsunuz. Pompa ve vana sektöründe etrafınızdaki insanlar genellikle iyi eğitimlidir. Sektörümüzde sadece beyaz yakalılar değil, mavi yakalıların da niteliği yüksektir.

“EĞİTİM OLARAK EŞİTLENDİKÇE ÇALIŞMA HAYATINDA KADININ VARLIĞI ARTARAK DEVAM EDECEKTİR”

  • Geçmiş yıllarda iş dünyası erkek egemenliği altındaydı. Ancak artık kadınlar bu düzeni tamamen değiştirdiler ve oyunun kartlarını yeniden dağıttılar. Siz bu dönüşümü nasıl değerlendirirsiniz?

Geçen haftalarda okuduğum ve çok katıldığım bir görüşü paylaşmak istiyorum; tarihimize baktığımızda kadınların eğitilmeye başladığı dönem ancak 100 yıla ulaşıyor. Çalışma hayatındaki bu dönüşümde elbette çok hızlı olamayacaktı. Eğitim olarak eşitlendikçe çalışma hayatında da her geçen gün kadının varlığı artarak devam edecektir. Artan eğitimli insan sayısı ve çalışma isteği ile çalışma hayatındaki egemen taraf probleminin de zaman içerisinde yok olacağını düşünüyorum.     

“İLGİLİ TÜM MERCİLERDE SEKTÖRÜN GÖRÜNÜRLÜĞÜNÜN ARTIRILACAĞI ÇALIŞMALARA ÖNEM VERİLECEK”

  • Profesyonel iş hayatınızın yanı sıra, sivil toplum kuruluşları içinde de önemli görevler üstleniyorsunuz. POMSAD Yönetim Kurulu Başkanlığınızın yanına yakın zamanda Avrupa Musluk ve Vana Sanayicileri Derneği’nin (CEIR) Başkanlığını da eklediniz ve CEIR’in ilk kadın başkanı olduğunuz. Her iki dernekte yürüttüğünüz çalışmalar hakkında bilgi verir misiniz?

Akışkanın kaynağından son çıkış noktasına kadar, hattın her noktasında yer alan yerli pompa ve vana üreticilerini bir çatı altında toplamak için 1996 yılında kurulan POMSAD (Türk Pompa ve Vana Sanayicileri Derneği) aynı zamanda Avrupa’daki muadili üst birliklerin – EUROPUMP (Avrupa Pompa Üreticileri Derneği) ve CEIR’in de (Avrupa Musluk ve Vana Sanayicileri Derneği) saygın ve etkin bir parçasıdır. Yurt içinde TSE ile birlikte sektörü ilgilendiren standart revizyon çalışmalarında görüş bildirmenin yanı sıra, DSİ gibi ilgili idarelerle şartname hazırlığı çalışmaları dahil, alıcı kuruluşlar için örnek olabilecek şartname hazırlıkları da yapılmıştır. Şu anda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve TSE ile birlikte pompa ve vanalar için bağımsız test merkezinin kurulması çalışmaları yürütülmektedir. POMSAD tarafından merkezde kurulacak test standının projelendirilmesi ve gerekli altyapı donanım ihtiyacının belirlenmesi çalışması yürütülmektedir. POMSAD, bu merkezin bir an önce hayata geçirilmesi için üyeleri ile birlikte elinden gelen tüm desteğini vermektedir. Ayrıca, üniversite ve sanayi iş birliğine verdiğimiz önem ile üç yılda bir Pompa ve Vana Kongresi’nin 11’incisini düzenleme çalışmalarına danışma kurulumuz ile başladık. Bu dönem ilişkili sektörlerle üyelerimizi bir araya getirme çalışmaları ile geçecek. CEIR’in ajandası Reach ve Ekotasarım direktifleri ile oldukça yoğun geçiyor. Reach kapsamındaki krom kaplama kullanımının yasaklanması ile ilgili sektörel anket sonuçlarını AB nezdinde paylaşıp görüşlerimizi ileteceğiz. Avrupa içerisinde genişleme çalışmalarının yanı sıra stratejik ortak olduğumuz ABD’deki vana – armatür sektörü ile de ilişkiler geliştirilecek. Bu dönem ilgili tüm mercilerde sektörün görünürlüğünün artırılacağı çalışmalara önem verilecek.  

“SABIRLI VE HEP UMUTLU OLUN”

  • Yeni mezun ya da iş hayatına yeni atılacak kadınlara tavsiyeleriniz nelerdir?

Tavsiyelerim genele yönelik olacak. Yeni mezun gençlerin zihinleri temiz ve açık olduğu için öğrenmeye en ideal noktadalar. Meraklı olmalarını kesinlikle tavsiye ederim, soru sormaktan çekinmesinler. Ellerinin altında bilgi edinebilecekleri internet, sosyal medya, açık kaynaklar gibi çok büyük fırsatlar var. Çalışacakları konu ile ilgili gelişmeleri sürekli olarak takip etsinler. Sürekli araştırmalarını ve öğrenmek için çok çalışmalarını tavsiye ederim. Bunun yanı sıra zihni farklı çalıştıracak bir hobileri, ilgi alanları da olsun. Zihni şaşırtmak, çok bakış açılı olmayı sağlamanın yanı sıra bir noktaya odaklanmış zihin için bir dinlenme şekli olduğuna inanıyorum. Son olarak tüm gençlere çalışmanın başarı için en öncelikli şart olduğunu hatırlatıp, sabırlı olmalarını ve hep umutlu olmalarını tavsiye ederim.   

“KADINLARIMIZIN SANAYİDE ÇALIŞMAYI TERCİH ETMESİNİ DAHA ÇOK SAĞLAMALIYIZ”

  • Türkiye’deki kadın istihdamı hakkında neler söylemek istersiniz? İş hayatında kadın çalışan sayısını daha da arttırmak için neler yapılmalı?

POMSAD, sektördeki kadın çalışan durumunu ortaya koymak için geçen yıl yaptığı anket çalışması sonucunda; kadın istihdam oranının yüzde 5 ile yüzde 36 arasında değiştiği, kadınların çoğunlukla satış, pazarlama, muhasebe veya İK departmanlarında çalıştığı; tasarım ve üretim bölümlerinde daha az kadın çalışanın yer aldığı görüldü. Ancak, sanayide, bir üretim ortamında çalışan kadınların, doğasında var olan yaratıcı gücü sonuna kadar hissedersiniz. Kadınlar, doğuştan gelen yetenekleri, daha koruyucu ve özenli olmaları sebebi ile detayları kolayca fark edebilirler ve duruma göre organize olabilirler. Bu sebeple kadınları sanayide, özellikle, tasarım ve üretimin içinde daha çok görmeliyiz. Kimseye ayrımcılık uygulanmamalı, pozitif ayrımcılık gibi cümlelere de karşıyım. Ancak, kadınlarımızın sanayide çalışmayı tercih etmesini daha çok sağlamalıyız. Yeni mezunlara, sanayide, özellikle tasarım ve üretim alanlarında daha fazla yer almaları konusunda bilinçlendirme çalışmaları yürütebiliriz. Sektörel derneklerin, üniversiteler ile yapacakları iş birlikleri ile sanayi de çalışmayı özendirecek programlar organize etmeleri faydalı olacaktır.