Ağaç işleme makine sektörünün geride bıraktığı 10 yılda önemli bir sıçrayış yaşadığına dikkat çeken Mızrak Makine İmalat Müdürü Ömer Mızrak ile sektörün üretim faaliyetlerini, ihracat pazarlarının çeşitlendirilmesini, makine sektörünün dijital dünyaya entegrasyonunu ve sektörün çözüm bekleyen sorunlarını konuştuk. Ömer Mızrak; “Özellikle son yıllarda üretilen makinelerde teknoloji ve tasarım ön plana çıktı. Bu da sektörde itici bir güç oluşmasına vesile oldu. Üretim alanında yakalanan bu başarının önümüzdeki dönemde de hız kazanarak devam edeceğinden eminiz” diye konuştu.

AİMSAD Dergisi Mart-Nisan sayısı Fokus Röportajları konuğu Mızrak Makine İmalat Müdürü Ömer Mızrak oldu. Ağaç işleme makine sektörünün güncel durumunu değerlendiren Ömer Mızrak, sektörün her yıl hem üretim hem de satış rakamlarında önemli başarılara imza attığının altını çizdi. Sektör paydaşlarının büyük bir bölümünün başarılı yatırımlar yaptığını sözlerine ekleyen Mızrak, sektörün yakaladığı büyüme hızının önümüzdeki dönemde daha da hızlanacağını belirtti.

  • Ağaç işleme makine sektörü son 10 yıl içinde özellikle üretimde çok büyük yol kat etti. Siz bu süreci nasıl değerlendirirsiniz? Üretim alanındaki başarının devamlılığı için neler yapılmalı?

Sizin de dediğiniz gibi, Türk ağaç işleme makine sektörü geride bıraktığımız 10 yılda çok önemli bir sıçrayış yaşadı. Ürettiğimiz ürünlerin kalitesinde gözle görülür bir ilerleme yaşandı, bu da hem yurt içi satışlarımızı hem de ihracat rakamlarımızı olumlu yönde etkiledi ve satış rakamlarımızı yukarıya doğru yükselttl. Tüm sektör paydaşları olarak, yeniliklere hızlı uyum sağlıyor ve sektörün taleplerini karşılamak için var gücümüzle çalışıyoruz. Özellikle son yıllarda üretilen makinelerde teknoloji ve tasarım ön plana çıktı. Bu da sektörde itici bir güç oluşmasına vesile oldu. Üretim alanında yakalanan bu başarının önümüzdeki dönemde de hız kazanarak devam edeceğinden eminiz.  Bu doğrultuda tüm sektör temsilcilerimizi tebrik ederim. Biz de Mızrak Makine olarak, daha hızlı üretim yapabilmek ve müşterilerimize daha hızlı cevap verebilmek adına 2023 yılı itibariyle üçüncü fabrikamızı devreye aldık. Gelecekte bunu daha da ilerletip, model ve çeşitlerimizi daha da artırarak hem dünya piyasasının hem de iç pazarın taleplerine cevap vermeye çalışacağız.

“DOĞRU BİR DENGEDE SÜRECİ YÖNETMEYE ÇALIŞIYORUZ”

  • Üretiminiz ihracata mı kanalize edilmiş durumda?

İhracat bizim için çok önemli ancak burada iç pazarın taleplerini de geri plana itmemek gerekiyor. Başa baş bir durum olduğunu söyleyebilirim ancak elbette odağımızı dış piyasaya yöneltmiş durumdayız. Doğru bir dengede süreci yönetmeye çalışıyoruz. Katıldığımız yurt dışı fuarlarıyla yeni ihracat pazarlarını gözlemliyor ve önümüzü açmaya, firma oalarak neler yapabileceğimizi araştırmaya devam ediyoruz.

“YENİ NE YAPILMASI GEREKİYORSA BİZ DE BUNLARI MAKİNELERİMİZE ADAPTE ETMEYE ÇALIŞIYORUZ”

  • Türk makine üreticileri olarak makine üretiminde dijital dünyaya ayak uydurabiliyor muyuz? Artılarımız ve eksilerimiz sizce neler?             

Sektör olarak hem teknolojinin yönlendirdiği şekilde hem de müşterilerimizin taleplerini göz önünde bulundurarak ihtiyaca en uygun makineleri üretme çabası içindeyiz. Eğer ki bu sürece ayak uyduramazsanız, geri planda kalmaya başlıyorsunuz çünkü teknoloji çok hızlı şekil değiştiriyor. Günümüzde teknolojiye ayak uydurmak bir tercihten çok, bir zorunluluk haline geldi. Türk firmaları tarafından üretilen makinelere bakınca, büyük oranda bu sürece ayak uydurduğumuzu söylemek mümkün. Teknolojiyle iyi entegre edilmiş makineler artık Türk makinecileri tarafından başarılı bir şekilde üretilebiliyor. Bugün firmalar üretimlerini en üst seviyelere taşımak için büyük yatırımlar yaparak, Ar-Ge tesisleri kuruyorlar. Geçmişle günümüzü kıyasladığımız zaman sektörde yer alan firmaların tebrik edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Katıldığımız yurt dışı fuar ve organizasyonlarında Avrupalı rakiplerimizin ürettiği makinelerle kendi makinelerimizi karşılaştırma fırsatı bulabiliyoruz ve biz de en az onlar kadar iyi işler çıkardığımızı görüyoruz. Elbette gidilmesi gereken daha çok yolumuz var. Burada da durmadan, yorulmadan yeni gelişmeleri takip etmek gerekiyor. Sistem olarak teknoloji ne gösteriyorsa, yeni ne yapılması gerekiyorsa biz de bunları makinelerimizi adapte etmeye çalışıyoruz. Üretim süreçleri arz-talep şeklinde gidiyor. Kullanıcılarımız da bu süreçte bizleri yönlendiriyor. Kullanıcılarımızdan aldığımız geri dönüşlerde makinelerimizdeki eksikleri görüp, gereken değişiklikleri ve yenilikleri yapıyoruz.

“UZUN VİZE SÜREÇLERİ İŞLERİMİZİ OLUMSUZ YÖNDE ETKİLİYOR”

  • AİM sektörünün çözüm bekleyen ilk 3 sorunu nedir? Bu sorunların çözümü için yetkililerden beklentileriniz nedir?

Ağaç işleme makine sektörünün en önemli üç sorunu; kalifiye eleman bulamamak, vize sorunu ve makine yapımında kullanılan malzeme ve teçhizatların temininin de sıkıntı yaşamak. Aslına bakarsanız bu sorunlar sadece bizim sektörümüz için geçerli değil. Kalifiye ve ara eleman sorunu tüm sektörlerin çok uzun zamandır çözüme ulaştırılması için beklediği bir konu. Bu sorunun çözümü için muhakkak eğitim sisteminde köklü değişikliklere ihtiyaç var. Gençlere sanayinin iyi anlatılması gerekiyor. Bununla birlikte ağırlıklı olarak ihracat yapan bir sektör olarak uzun vize süreçleri bizim işlerimizi olumsuz yönde etkiliyor. Sanayi de çalışan ve sıklıkla yurt dışına gitmesi gereken kişiler için bu anlamda bazı düzenlemelere gidilmesi gerekiyor. Hızla gidilip sonuca bağlanabilecek durumlar vize süreçleri nedeniyle zamana yayılıyor, bu da elbette hem bizi hem de bizden hizmet alanları zor duruma sokuyor. Makine yapımında kullanılan malzeme ve teçhizat sorunuda hızla çözüme ulaştırılmalı. Bununla ilgili sektörün talepleri yetkililer tarafından sinlenilmeli ve sektörü rahatlatacak çözümler bulunmalı.

“TÜRK MAKİNECİLERİNİN ÇOK BÜYÜK BİR BÖLÜMÜNÜN DOĞRU YATIRIMLAR YAPTIĞINI RAHATLIKLA SÖYLEYEBİLİRİZ”

  • Finansal okuryazarlık firmalar için kritik önem taşıyor. Türk ağaç işleme makine sektörü finansal okuryazarlık alanında kendini geliştirmeyi başardı mı?

Her firma kendi kazandığı parayı, kendi bilgileriyle yönlendirme, ihtiyacına göre yatırım yapma özerkliğine sahip. Kazanılan paranın doğru şekilde yönlendirilmesi firmanın ileriki dönemlerde daha başarılı olması için anahtar rolü görüyor. Benim yatırım yapmayı planladığım bir alan diğer bir firmanın gündeminde olmayabilir. Ancak geçen 10 yıllık sürece baktığımızda Türk makinecilerinin çok büyük bir bölümünün doğru yatırımlar yaptığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Her yıl yükselerek artan üretim ve satış rakamlarımız bunun en önemli kanıtı. Birçok firma bu 10 yıllık süreçte üretim tesislerini büyüttüler, Ar-Ge’ye önemli bütçeler ayırdılar. Alanında başarılı isimleri kendi markalarına kattılar. Birçok fuar ve organizasyona katılım sağlayarak hem kendi markalarının hem de sektörümüzün tanıtımını yapıyorlar ve takdir edersiniz ki bunlar büyük bütçeli yatırımlar. İleriki dönemlerde çok daha başarılı işlere imza atacağımızın sinyallerini net bir şekilde veriyoruz.

“AİMSAD ÖNEMLİ ÇALIŞMALARA İMZA ATIYOR”

  • Son olarak AİMSAD’a önerileriniz nelerdir?

AİMSAD sektörümüzün çatı kuruluşu olarak kurulduğu günden bu yana gerçekten çok önemli çalışma ve projelere imza attı. Yönetiminde de görev aldığım AİMSAD’ın sektörün ihracat oranlarının artırılmasına yönelik yürüttüğü çalışmalar üyemiz olsun olmasın tüm sektörden takdir topluyor. Genç bir dernek olmamıza karşılık her geçen gün artan üye sayımızla sektörümüzü dünya arenasında çok daha kalıcı bir alana taşıyoruz. Bu bağlamda emeği geçen, destek olan herkese teşekkür etmek isterim. Önümüzdeki süreçte çalışmaların daha artacağından eminim.

“SEKTÖR OLARAK HER YIL İHRACAT PAZARLARIMIZI GENİŞLETİYOR VE BURALARDA KALICI OLMAK İÇİN BÜYÜK ÇABA GÖSTERİYORUZ”

  • İhracat pazarlarının çeşitlendirilmesi ile ilgili neler söylemek isterseniz?

İhracat pazarlarının çeşitlendirilmesi çok önemli bir konu. Bu pazarların çeşitlendirilmesinde yurt dışı fuarlarının çok büyük bir etkisi olduğunu düşünüyorum. Gittiğiniz fuarlarda hem ülkenin taleplerini yerinde görüyorsunuz hem de bu taleplere nasıl cevap vermeniz gerektiğini yerinde öğreniyorsunuz. Doğru pazarların belirlenmesi, doğru bayilik ağlarının kurulması üzerinde iyi çalışılması gereken bir konu. Türk ağaç işleme makine sektörü olarak biz de her yıl ihracat pazarlarımızı genişletiyoruz ve buralarda kalıcı olmak için büyük emek ve çaba gösteriyoruz. Artık Türk ağaç işleme makinelerinin ulaşmadığı coğrafya kalmadı diyebiliriz. Önemli olan bu pazarlarda kalıcı olmak ve farkımızı ortaya koymak. Şu an baktığımız zaman bizim Arap ülkelerinde yaygın bir bayi ağımız var. Irak, Mısır, Kuveyt, Libya, Cezayir, Tunus oldukça güçlü olduğumuz bölgeler. Bunun yanı sıra Avrupa’da Bulgaristan, Bosna Hersek, Sırbistan, Kosova, Polonya, Yugoslavya, mevcutta çalıştığımız bayilerimiz var. İhracat pazarlarımızı çeşitlendirmeye ve dünya çapındaki bayilik ağımızı genişletmeye çalışıyoruz.