İzmir’de yeğenlerinin oynaması için atık parçalardan çeşitli eşyalar yapan emekli öğretmen Gülay Temizel Ertürk, kaybolmaya yüz tutan geleneksel eşyaların da minyatürlerini yapıyor.

Emekli olduktan sonra 2010’da yeğenlerinin oynaması için tuvalet kağıdı rulosu, çay kutusu, kürdan gibi atık parçalardan küçük boyutlu koltuk, yatak gibi eşyalar yapan Ertürk, yaptığı işten keyif alması üzerine farklı mobilyaları da minyatür olarak üretmeye devam etti.

İnternette yaptığı araştırmada bunun bir sanat dalı olduğunu öğrenen Ertürk, yeni malzemelerle kendisini geliştirdi. Hobi olarak başladığı işi zamanla ilerleten Ertürk, kısa sürede mobilya sektörünün de dikkatini çekti.

Davet edildiği fuarlarda açtığı stantların, diğer mobilya stantlarından daha fazla ilgi görmeye başladığını gören Ertürk, Anadolu’nun kaybolmaya yüz tutan ev eşyalarını minyatür mobilyalarla anlatmaya karar verdi.

“Anadolu Düğün Yatakları” adını verdiği koleksiyonla babaannesinin evinden hatırladığı eşyaların minyatürlerini yapan Ertürk, kanaviçe işlemeli örtü, pirinç karyola, saten yorgan, telli dolap, oyma koltuk ve çinko çaydanlık gibi geleneksel eşyaları başarıyla yorumladı.

“Bu bir hobi, endüstri haline getirmek istemiyorum”

Gülay Temizel Ertürk, yaptığı açıklamada, geri dönüşüm malzemelerinin yanında bir mobilya üretiminde kullanılan tüm malzemeleri değerlendirdiğini, yaptığı ürünleri orijinal boyutunun 6, 12 veya 24’te 1’i ölçülerinde çalıştığını anlattı.

Yatak ve yemek odası, koltuk gibi eşyaların yanı sıra çocukluğundan aklında kalan eşyaları da tasarladığını dile getiren Ertürk, şöyle konuştu:

“Türk kültürünü yansıtan mobilyalara ağırlık vermek istiyorum. Bunu farklı ülkelerde de sergileyip Anadolu ev eşyası kültürünü tanıtmak istiyorum ancak bu bir süreç. Bu sabır ve sevda isteyen bir iş. Hiçbir ticari amacım yok. Almak isteyen olursa satıyorum ama sattıktan sonra da üzülüyorum. Bu bir hobi, bunu bir endüstri haline getirmek istemiyorum. Sürekli yaparsam bıkkınlık verir diye korkuyorum.”

 

 

Divan ve kanaviçe işlemeli eşyalar

Bir yatak odası takımını 20-25 saatte ürettiğini, artık büyüyen yeğenlerinin de kendisine yardımcı olduğunu ifade eden Ertürk, özellikle yurtdışındaki fuarlarda sergilenmek üzere divan ve kanaviçe işlemeli eşyalara ağırlık verdiğini dile getirdi.

Minyatür mobilyalara büyük bir ilgi olduğuna işaret eden Ertürk, “Ben bu kadar ilgi çekeceğini düşünmüyordum. Kurs isteyen çok fazla insan var ancak ben bu aşamada eğitim vermeyi düşünmüyorum çünkü kendimi eğitim verecek kadar profesyonel görmüyorum.” görüşünü kaydetti.