Doğu Karadeniz ve Trabzon’un en önemli çekim noktalarından biri olan Altındere Vadisi Milli Parkı, her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor. Ev sahipliği yaptığı dünyaca ünlü Sümela Manastırı’nın yanı sıra sahip olduğu farklı özelliklerdeki orman örtüsü, görsel bir şölen sunan vadileri ve akarsuları ile doğa tutkunlarının uğrak noktası.

Doğu Karadeniz Bölgesi’nde Trabzon’un güneyinde Maçka ilçesi yakınlarında yer alan Altındere Vadisi 1987 yılında milli park ilan edildi. Altındere Vadisi’nin milli park olarak tescil edilmesinin en önemli sebepleri, dünyanın en görkemli yapılarından biri olarak kabul edilen Sümela Manastırına ev sahipliği yapması ve içerisinde barındırdığı orman örtüsü.

Maçka ilçesinden 18 kilometre uzaklıkta olan milli park yaklaşık 4 bin 800 hektarlık geniş bir yüz ölçümüne sahip. Yüz ölçümünün 909.5 hektarlık kısmı orman ve orman içi açıklık alanlardan oluşan Altındere Vadisi Milli Parkı’nın yaklaşık 4 bin hektarlık bölümü ise yüzyıllardır bölge halkı tarafından mera olarak kullanılıyor. Hem Doğu Karadeniz Bölgesi’nin hem de Trabzon’un en önemli çekim noktası olan Altındere Vadisi Milli Parkı’nı her yıl 500 bini aşkın yerli ve yabancı turist ziyaret ediyor.

SU POTANSİYELİ BAKIMINDAN  OLDUKÇA ZENGİN

Altındere Vadisi Milli Parkı, Karadeniz’e paralel olarak uzanan sıra dağların kuzeye ve denize bakan yamaçları üzerinde yer alıyor. Karadeniz’e sokulan paralel sırtlar yüksek Zigana Sıradağları ile birleşerek, bölgeye Doğu Karadeniz iklim özelliği kazandırıyor. Yazların serin, kışların ılık geçtiği vadide yağışlar buharlaşmanın yüksek olduğu yaz aylarında gerçekleşiyor. Bölge en az yağışı, eylül, ekim ve kasım aylarında alıyor. Yüksek kesimler ise yılın büyük bir bölümünü kar altında geçiriyor. Su potansiyeli bakımından oldukça zengin olan Altındere Vadisi’nin tabanında bulunan Meryem Ana Deresi, yan derelerin birleşmesiyle büyük bir ırmak özelliği gösteriyor. Meryem Ana Deresi’ne vadinin doğu yamacından Zelişka, Karataş, Küçüksu, İncesu dereleri; batı yamacından ise Çığyolu, Aksu, Gırlavu dereleri akıyor.

ANDEZİT, DASİT, GRANİT VE BAZALT YOĞUN OLARAK BULUNUYOR

Güneye gidildikçe yükselen vadi alanı burada daha az eğimli platolar halini alıyor. Vadi, kuzey kesimlerinde sarp ve “V” biçiminde, güney kısımlarında ise daha az eğimli “U” biçimde görülüyor. Kuzeybatı ve kuzeydoğuya bakan yamaçlardan oluşan vadide, yörede kırık tektoniği ile birlikte kıvrım tektoniğinin de etkili olduğu alanlar bulunuyor. Altındere Vadisi’nde andezit, dasit, granit ve bazalt yoğun olarak bulunan taş türleri olarak gösteriliyor. Bununla beraber İsbendomas ve Taşköprü yaylaları civarında da demir-sülfür yatakları bulunuyor.

Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki en güzel manzaraya sahip olan milli park yüzlerce farklı çeşit bitki ve hayvana da ev sahipliği yapıyor. Doğu Karadeniz Bölgesi’nin bitki örtüsü topluluğunun özelliklerini Altındere Vadisi Milli Parkı sınırları içerisinde görmek mümkün.

İKİ ANA EKOSİSTEM TİPİ BULUNUYOR

Altındere Vadisi Milli Parkı ekosisteminde karasal ekosistem ve sucul ekosistem olmak üzere iki ana ekosistem tipi bulunuyor. Karasal ekosistem kendi içerisinde orman ekosistemi ve Sub-Alpin ve Alpin ekosistem olarak iki alt ekosisteme ayrılıyor. Sucul ekosistemi, milli park alanı içerisinde durgun su ekosistemi olmadığından, sadece akarsu ekosistemi şeklinde değerlendiriliyor. Yükseltiye göre değişim gösteren bitki örtüsünü özellikle orman ve Alpin vejetasyonu oluşturuyor. Narin Tavusotu, Çayır Salkımotu, Çayır Timsahotu, Koyun Yumağı, Çayır Yulafı, Adıgüzel Boynuzu, Alpin Kelp Kuyruğu, Yumru Salkımotu, Kaba Salkımotu, Altın Yulaf, Melez Üçgül, Çayır Üçgülü, Ak Üçgül milli park içinde bulunan otsu bitki türlerinin başında geliyor.

FARKLI HAYVAN TÜRLERİNE EV SAHİPLİĞİ YAPIYOR

Doğu Karadeniz Göknarı, Kayın Gövdeli Akçaağaç, Doğu Karadeniz Akçaağacı, Çınar Yapraklı Akçaağaç, Ova Akçaağacı, Sakallı Kızılağaç, Tüylü Huş, Adi Gürgen, Anadolu Kestanesi, Adi Fındık, Adi Ceviz, Doğu Kayını, Doğu Ladini, Titrek Kavak, Siyah Mürver, Kafkas Ihlamuru, Frenk Üzümü, Çoruh Meşesi, Dağ Karaağacı, Kuş Üvezi yeşilin her tonuna sahip olan Altındere Vadisi Milli Parkı’nda bulunan ağaç türleri arasında. Bunun yanı sıra sahip olduğu geniş arazi ve söz konusu arazilerin koruma altında olması sebebiyle milli parkta farklı birçok hayvan türü bulunuyor. Özellikle tilki, karaca, vaşak, bozayı, yaban domuzu, tavşan, sincap, kirpi, gelincik, kurt, çakal, porsuk gibi memeli hayvanlar yaşamlarını sürdürüyorlar.

Altındere vadisine hakim Karadağ’ın eteklerinde sarp bir kayalık üzerine M.S. 4. yüzyılda kurulmuş olan Sümela Manastırı, halk arasında Meryem Ana adı ile anılıyor. Vadiden yaklaşık 300 metre yükseklikte bulunan manastır, kendinden sonra kurulan manastırların şehirde uzak, ormanlarda, mağara ve su kenarlarında kurulma geleneğini başlatmış. Esas itibarıyla bütün Doğu Karadeniz Bölgesi’nde ve özellikle de Trabzon çevresinde irili ufaklı bu tür dini mabetler bulunmakla birlikte, bunlar içerisinde en heybetlisi ve peyzaj itibariyle de en önemlisi Sümela Manastırı. Osmanlı padişahları, Doğu Karadeniz kıyılarını Türk egemenliğine girmesinden sonra, pek çok manastırda olduğu gibi Sümela Manastırı’nın da haklarını korudu ve bazı imtiyazlar tanıdı. 18. yüzyılda birçok bölümü yenilenen manastır, büyük binaların ilave edilmesiyle birlikte en parlak dönemini 19. yüzyılda yaşadı.