Manisa ile İzmir il sınırı arasında yer alan Spil Dağı Milli Parkı, sahip olduğu farklı jeolojik oluşumlar, zengin flora ile tarihi ve mitolojik özellikleri bir arada bulundurması ile doğal ve kültürel peyzajın en güzel örneklerinin sergilendiği eşsiz orman varlıkları arasında gösteriliyor. Mitolojide Kybele, Niobe, Tantalos ve Pandereos ile ilgili öykülerde adı geçen Spil Dağı’nın eteklerinde Tantal Kalesi kalıntıları, bereket tanrıçası Kybele’nin rölyefi, Niobe Ağlayan Kaya ve Bizans Dönemi’nden kalma Magnesia Kalesi’nin kalıntıları yer alıyor.

Ege Bölgesi’nde, farklı jeolojik ve morfolojik bir yapıya sahip olan Spil Dağı, Manisa ile İzmir il sınırları arasında, Manisa’nın güneyinde yer alıyor. Mitolojiye göre, adını Anadolu’nun eski ana tanrıçası Kybele (Spilene) ve Frigya Kralı Menos’un kızı Sibel’den alan Spil Dağı, Manisa il merkezine 24 kilometre, İzmir’in Bornova ilçesine ise 38 kilometre uzaklıkta. Manisa ile özdeşleşmiş olan Spil Dağı özellikle tarih, mitoloji ve flora bakımından çok zengin. 1968 yılında Milli Park olarak ilan edilen Spil Dağı Milli Parkı 6 bin 801 hektar büyüklüğüne sahip. Panoramik yönden çeşitlilik arz eden Spil Dağı’nın fraklı noktalarından Manisa’nın kuşbakışı manzarasını, İzmir Körfezi’ni ve Yunt Dağları ile Aliağa Körfezi’ni görmek mümkün.

Spil Dağı Milli Parkı, Gediz Ovası’nın 60 metrelik seviyesinden başlayıp, Karadağ’da 1.517 metreyi buluyor. Dört tarafında derin vadiler bulunan Spil Dağı’nın içinde de dere yatakları uzanıyor. Bu sular asırlar boyu bu vadileri eritip yararak, yer yer dik duvarlı kanyon vadileri ortaya çıkarmışlar. Parkın doğusunda 600 metre yükseklikte bulunan ve içi tamamen sülüklerle dolu olan “Sülüklü Göl” kalkerlerin erimesi ile meydana gelmiş bir dolin gölü. Ayrıca, zirveye yakın bölgede atalanı bulunuyor. Osmanlı Devleti döneminden günümüze kadar devam eden uygulama ile atlar bu bölgede mevsimlik olarak veya ihtiyarlamaları nedeniyle yılkıya bırakılıyorlar.

Bölgede yine suların kalker serilerinin altını eritip oymaları ile oluşmuş çok sayıda in bulunuyor. Bu inlerin en büyüğü ise Paşani olarak kayıtlara geçmiş. Ayrıca parkın yakınında su sıcaklığı en az 21 derece olan ılıca bulunuyor.

FLORA BAKIMINDAN ÖNEMLİ BİR ÇEŞİTLİLİĞE SAHİP

Flora bakımında önemli bir çeşitliliğe sahip olan milli parkta 600 metreye kadar kızılçam ve daha yukarılarda karaçam hakim ağaç türü mevcut. Bu iki tür arasında karışık olarak yayılan saçlı meşenin yanı sıra dere yataklarında çınarlar bulunuyor. Alt floranın küçük ağaç cinslerinden ise meşe türleri, sürüngen ardıç, laden, funda, defne, mersin ve berberisi yaygın olarak görmek mümkün. Bölgede yine alt floranın otsu bitkilerinden; geven, buğdaygiller, çayırotları, eğreltiotları, sütleğen, ballıbabagiller, gül şeklindeki şakayıklar bulunuyor.

LALE DEVRİNE ADINI VEREN MANİSA LALERİ

Spil Dağı Milli Parkı’nda, başta Manisa Lalesi başta olmak üzere 76 adet endemik bitki türü tespit edilmiş durumda. Söz konusu bu laleler Osmanlı İmparatorluğu döneminde İstanbul’a götürülmüş ve bir döneme adını vermiş. Bununla beraber söz konusu alanda sümbül, çiğdem, sıklemenler, yabani karanfil, glayyör, menekşe, papatya, yaban gülü, böğürtlen, katır tırnağı, peygamber çiçeği, oğulotu, adaçayı gibi 70 farklı şifalı bitki mevcut.

YÖREYE HAS YILKI ATLARI

Farklı türden hayvanlara ev sahipliği yapan Spil Dağı Milli Parkı’nda yöreye has yılkı atları başta olmak üzere tavşan, tilki, ayı, karaca, kurt, çakal, porsuk, dağ keçisi, domuz ve sansar yaşamlarını sürdürüyor. Kuşlardan ise doğan, atmaca, kartal, akbaba, kınalı keklik, çil keklik ve ötücü kuşlar yörede yayılış gösteriyor.

MİTOLOJİK BİR HİKAYE: AĞLAYAN KAYA

Spil Dağı’nı ziyaret ettiğinizde mitolojik hikayelere sahip bölgeler görmeniz mümkün. Bu alanların başında Spil Dağı eteklerinde yer alan Ağlayan Kaya ya da Niobe Kayası geliyor. Sanat eseri olup olmadığı antik çağdan beri tartışılan kaya doğal aşınma sonucu başı önüne eğik, ağlayan bir kadın görünümü kazanmış. Eski Yunan mitolojisi yoluyla günümüze gelmiş öyküsüyle, yitirdiği çocuklarının ardından gözyaşı döken kahırlı anaların simgesi haline gelmiş Frigyalı Tantalus’un kızı Niobe’nin, Zeus tarafından burada taşa dönüştürüldüğüne inanılıyor. Spil Dağı’nda ayrıca, Niobe’nin erkek kardeşi Pelops ile ilişkilendirilerek Pelops’un Tahtı şeklinde adlandırılan ve Frig kült sanatının izlerini taşıdığı ve evvelce bir heykelin yerleştirilmiş olması muhtemel bir oturak bulunuyor.

ORMAN KÖŞKLERİNDE KONAKLAMA İMKANI

Ayvacık Köyü, Spil Dağı Milli Parkı’nın içerisinde kalan tek köy. Bunun yanı sıra diğer yerleşim yerlerinden olan Manisa Merkez, Turgutalp, Kemalpaşa Beşpınar Köyü, Manisa Merkez Karakoca Köyü, Yukarıçobanisa, Sancaklı Çeşmabaşı, Sancaklı Kayadibi, Sancaklı Uzunçınar Beldeleri kısmen milli park alanı sınırları içinde yer alıyor. Spil Dağı Milli Parkı’nda, ayrıca Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğüne ait 25 adet dört kişilik, 14 adet altı kişilik orman köşkü bulunuyor. Bu konuklama alanları toplamda 184 kişiye konaklama imkanı verebiliyor.