Başbakan Yardımcısı Şimşek, “Şu an Türkiye’de ciddi Ar-Ge teşvikleri var. Teorik düzeyde yapacağınız harcamalar için ciddi bir destek var ama bunu patente dönüştürdüğünüz zaman güçlü destek devam ediyor.” dedi.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, “Şu an Türkiye’de ciddi Ar-Ge teşvikleri var. Teorik düzeyde yapacağınız harcamalar için ciddi bir destek var ama bunu patente dönüştürdüğünüz zaman güçlü destek devam ediyor. Üretime dönüştüreceğiniz zaman güçlü destek devam ediyor.” açıklamasında bulundu.
Şimşek, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) tarafından düzenlenen “45. Ortak Akıl ve İstişare Toplantısı”nda, Türkiye vizyonlarının ve uzun vade perspektiflerinin bir çok unsurunun Bursa’da uygulanmaya başladığını hissettiği için bu kentte bulunmaktan memnuniyet duyduğunu dile getirdi.
Konuşmasına başlamadan önce tanıtım filmini dikkatle izlediğini BTSO’nun Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay’ı da dinleyip not aldığını anlatan Şimşek, “Benim aslında gerçekten uzun yıllar özel sektör deneyimimden önümüzdeki 100 yıla ilişkin kendi içimde zaman zaman ‘işte şöyle olsa iyi olur’ dediğim türden bütün kavramların burada bir miktar somuta dönüştüğünü söyleyebilirim” diye konuştu.
Sanayicilere BMW ve Tesla örneği
Şimşek, 4. sanayi devriminin hızla başladığını fakat yıkıcı etkilerinin bir süre sonra hissedileceğini dile getirerek, şunları kaydetti:
“4. sanayi devrimi çerçevesinde bir firmaya bakalım. Bir de şu an aslında ‘geleneksel’ diyebileceğimiz bir firmaya bakalım. Bu Bursa için de önemli bir örnek. Otomotiv deyince dünyada önemli markalardan bir tanesi biliyorsunuz BMW’dir. 2015 yılında 2 milyon 430 bin 507 araba üretti. Ciddi bir rakam. Cirosu 92 milyar avronun üzerinde. Dolar bazında bakarsanız 100 milyar doların üzerinde bir cirodan bahsediyoruz. Karı da 6,4 milyar avro. Ciddi rakamlar bunlar. Ciddi üretim, ciro, kar. Bu aslında eski teknoloji. BMW bildiğimiz 1905 sonrası kitlelere yönelik belki üst düzey, marka değeri yüksek ama sonuçta bugünkü konvansiyonel arabalar.”
ABD’de “Tesla” adında elektrikli arabalar üreten bir firmanın bulunduğunu anımsatan Şimşek, şöyle devam etti:
“Tesla da 2008 yılından bu yana toplam 186 bin araba üretmiş. Kurulduğu günden bu yana ürettiği rakam bu. Yıllık bazda bakarsanız 83-84 bin üretimi var. Kar ediyor mu? Hayır. Tesla geçen sene 888,7 milyon dolar da zarar etti. Satış hacmi de 4 milyar doların biraz üzerinde. Dün yani 21 Şubat günü itibariyle BMW ve Tesla’nın piyasa değerini karşılaştıralım. BMW’nin 60,2 milyar dolar. Tesla’nın ne kadar biliyor musunuz? 45,2 milyar dolar. Neden? Satış hacmi, karlılık, ciro ortada. Mesele şu; geçen sene bunlar bir model tasarladılar. Daha 2017-2018’den önce de teslim etmeyecekler. Sipariş düzeyinde toplamda 14 milyar dolarlık talep geldi. Üretilmemiş bir şeye 14 milyar dolarlık ön talep geldi ve bunun bir kısmını da ödediler. Bunu niye söylüyorum? Çünkü doğru yoldasınız. Sizleri tebrik etmek istiyorum. Siz zaten doğru şeyleri konuşuyorsunuz. Doğru strateji ve vizyona sahipsiniz. Güçlü bir perspektife sahipsiniz. Bu beni çok sevindirdi. Çünkü dünya çok hızla değişecek. Dördüncü sanayi devrimine bir anlamda güçlü bir başlangıç yapıyor olmanız inanılmaz cesaret vericidir.”
Ar-Ge ve inovasyon
Şimşek, küresel anlamda 10-15 yıl sonra çok yıkıcı etkilere sahip olacak gelişmelere bugünden bir şekilde hazırlanmak gerektiğinin altını çizerek, bunun da Ar-Ge ile inovasyon ile gerçekleşebileceğini vurguladı.
Hükümet olarak bu zor dönemde dahi Ar-Ge inovasyon ekosisteminin tamamlanmasına yönelik çok güçlü adımlar attıklarını dile getiren Şimşek, şunları söyledi:
“Şu an Türkiye’de ciddi Ar-Ge teşvikleri var. Teorik düzeyde yapacağınız harcamalar için ciddi bir destek var ama bunu patente dönüştürdüğünüz zaman güçlü destek devam ediyor. Üretime dönüştüreceğiniz zaman güçlü destek devam ediyor. Aslında Bursa gibi bir yere bir 6. Bölge desteği de bu bağlamda düşünülmüş bir konudur. Şimdi Ar-Ge teşvikleri ve destekleri Türkiye’de gerçekten güçlü. Olmayanlar baksınlar ve mutlaka bundan yararlansınlar. Bu sadece Ar-Ge teşviği, tasarımıyla olmaz. Ne ile olur bu işin finansman boyutu çok önemlidir. O nedenle biz şimdi Kalkınma Bankasını niyetimiz şu sıfırdan, yüksek teknoloji gelecek vadeden alanlara uzun vadeli güçlü destek verecek yeni bir yapılanma öngörüyoruz. Bunu yakında tamamlayacağız.
Geçen sene biz hazine olarak fonların fonu için bir kaynak ayırdık 500 milyon lira. Türkiye’de ve dışarıdaki fonlara dedik ki; biz miktar kaynak koyalım, siz iki katı koyun ve Türkiye’de gelecek vadeden yüksek teknoloji üretecek şirketlere destek verelim. Mesela Avrupa Yatırım Fonuna o çerçevede biz kaynak koyduk. Şimdi onlar Türkiye’de bu çerçevede ve Bursa’da bu işin merkezinde olmalı. Niye? Çünkü siz zaten çoktan oyun kuruculardan birisisiniz. Biz fonlara çok ciddi vergi teşvikleri getirdik yeter ki bunlar risk alsınlar, Türkiye’deki firmalara destek olsunlar. Melek yatırımcı da o bileşenlerden bir tanesi.”
Kitle fonlaması
Şimşek, BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay’ın konuşmasında kitle fonlamasından bahsettiğine işaret ederek, bunun aslında sadece ABD ve gelişmiş bir kaç ülkede yeni yeni zemin bulan bir finansman modeli olduğunu ifade etti.
Şimşek, şu ifadeleri kullandı:
“Diyelim ki sizin çok çekici bir fikriniz var ama geleneksel sistem sizi kaale almıyor. Bankaya gidiyorsunuz klasik yaklaşımlar. Şimdi bunlar bir platform oluşturuyorlar internet üzerinden diyelim ki ve siz 1 milyon kişiden basitleştiriyorum 100’er lira topladığınız zaman 100 milyon lira ile o fikrinizi hayata geçirebiliyorsunuz. Bir kişi için 100 lira belki çok bir şey değil ama bir milyon hissedarınız oluyor ve siz o fikrinizi hayata geçiriyorsunuz. Buna kitle fonlaması diyoruz. Esasında bunun tasarısını hazırladık. Sonradan Sermaye Piyasası Kurulu, BDDK, TMSF başka bir arkadaşımızın uhdesine verilince olduğu gibi aldık teslim ettik şimdi Mecliste. İnanıyorum ki o kitle fonlaması da yakında yasalaşır.”
Başbakan Yardımcısı Şimşek, kitle fonlamasın gibi aynı şeyi hazine taşınır rehni için de yaptıklarını, söz konusu yasa tasarısını hazırlayıp o zaman Gümrük ve Ticaret Bakanına teslim ettiklerini belirterek, “Nitekim geçen kasım ayında bu yasalaştı. Bunları niye söylüyorum? Aslında bu Ar-Ge, inovasyon ekosisteminin birçok bileşeni şimdi yerli yerinde. Yani risk alacak yatırımcı lazım. Fikir sahibi yani orijinal fikirleri olacak bir nesil bir girişimci kesim lazım.” dedi.
Patent Kanunu
Şimşek, yıllardır konuşulan Patent Kanunu’nun da ocak ayında çıktığını hatırlatarak, sözlerine şöyle devam etti:
“Çok önemli bir reformu daha yaptık ocak ayında. Patent Kanunu çıktı. Yıllardır konuşuluyordu. Şimdi entellektüel anlamda söylüyorum. Yani kendi buluşlarınızı, tasarımlarınızı, patentlerinizi biz iyi koruyamazsak taklide, şuna, buna izin verdiğimiz zaman o ekosistem arzulanan performansı ortaya koyamıyor. Onun için Patent Kanunu da çok önemli bir bileşen. Bunları niye söylüyorum? Madem bu vizyon var burada, gerçekten son bir yılda bu sıkıntılı dönemde dahi attığımız adımlar Bursa’nın önünü açacak adımlardır. Biz sizin yanınızdayız, en güçlü şekilde de destek vermeye devam edeceğiz.”