Ekonominin önümüzdeki 3 yıllık yol haritası açıklandı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 2025-2027 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Program’ın (OVP) temel hedefinin enflasyonun tek haneli rakamlara indirilmesi olduğunu duyurdu.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 2025-2027 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Program’ı (OVP) açıkladı. Bu programa göre, 2024 yılı büyüme beklentisi yüzde 4’ten yüzde 3,5’e düşürülürken, enflasyon beklentisi yüzde 33’ten yüzde 41,5’e yükseltildi. Cevdet Yılmaz, OVP’nin makroekonomik politika çerçevesini, hedefleri ve öncelikli reform alanlarını belirlediğini, sürdürülebilir büyümeyi desteklemek için 3 yıllık dönemde ekonominin yol haritasını çizdiğini ifade etti.
2025-2027 dönemi için hazırlanan OVP’nin detaylarına göre, haziran ayında başlayan süreçte kamu kurumlarıyla bütçe görüşmeleri yapıldı ve ilgili kurumlardan politika ve tedbir önerileri toplandı. Temmuz ve ağustos aylarında makroekonomik veriler, bütçe dengesi ve kamu harcamaları analiz edildi. Ağustos sonunda OVP taslağı nihai hale getirilerek Cumhurbaşkanı’nın onayıyla Resmi Gazete’de yayımlandı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, geçtiğimiz Eylül ayında uygulamaya konan OVP’nin etkinliğini koruduğunu belirterek, dezenflasyon sürecinin Haziran 2024’ten itibaren başladığını ve enflasyon oranında 23,5 puanlık bir düşüş kaydedildiğini açıkladı. Büyüme kompozisyonundaki dengelenmeyle birlikte cari işlemler dengesinin olumlu bir tablo çizdiğini, işsizlik oranlarının ise hedeflerin ötesinde iyileştiğini vurguladı. Bu gelişmelerin uluslararası yatırımcıların Türkiye’ye olan bakışını olumlu yönde etkilediğini, kredi notlarının yükseldiğini ve risk priminin düştüğünü belirtti.
“2024 yılının ilk yarısında milli gelir büyümesi yüzde 3,8”
2024 yılının ilk yarısında milli gelir büyümesinin yüzde 3,8 olarak gerçekleştiğini, yurt içi talebin katkısının azaldığı ancak net mal ve hizmet ihracatının büyümeye pozitif katkı sağladığını ifade eden Cevdet Yılmaz, 2023 yılında sanayi sektörünün küresel sıkılaştırıcı politikalardan etkilenmesine rağmen dengeli bir büyüme kompozisyonunun yakalandığına dikkat çekti. Enflasyon cephesinde ise dezenflasyon döneminin başladığını belirten Yılmaz, 2024 Ağustos itibarıyla birikimli TÜFE artış oranının yüzde 52 olarak kaydedildiğini ve Eylül ayından itibaren bu eğilimin devam etmesini beklediklerini söyledi. İşsizlik oranı, 2023 ikinci çeyreğinde yüzde 9,7 iken 2024’ün ikinci çeyreğinde yüzde 8,8’e geriledi. İstihdamdaki artış ve işsizlikteki düşüşün, ekonomi politikalarının etkinliğini gösterdiği ifade edildi.
“Türkiye ekonomisinin dış finansman ihtiyacı azaldı”
Cari işlemler açığının 2024 Haziran itibarıyla milli gelirin yüzde 2,2’sine düştüğünü belirten Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye ekonomisinin dış finansman ihtiyacının azaldığını ve dış ticaret dengesinde sağlanan iyileşmenin devam ettiğini söyledi. Cari açığın azalmasının Türkiye’nin makroekonomik istikrarını güçlendireceği de ifade etti.
“Türk lirasına olan güvenin arttı”
Türk lirasına olan güvenin arttığını belirten Cevdet Yılmaz, TL mevduatlarının toplam mevduatlar içindeki payının yüzde 38,9’dan yüzde 53,6’ya yükseldiğini ifade etti. Kur Korumalı Mevduat (KKM) bakiyesinin ise 3,4 trilyon TL’den 1,6 trilyon TL’ye gerilediğini ve KKM’den çıkış stratejisinin başarılı bir şekilde uygulandığını söyledi. Cevdet Yılmaz ayrıca uluslararası rezervlerde de 52 milyar dolarlık bir artış olduğunu ve risk priminin 703 baz puandan 283 baz puana düştüğünü belirtti. Bu durumun uluslararası piyasalarda Türkiye’ye olan güvenin arttığını ve risk algısının azaldığını söyledi.
“Yeni dönemde temel amaç, enflasyonun tek hanelere indirilmesi ve büyüme potansiyelinin artırılması”
Yeni dönemin temel amacının, enflasyonun tek hanelere indirilmesi ve büyüme potansiyelinin artırılması olduğunu ifade eden Yılmaz, yapısal reformlarla verimliliğe dayalı yatırım, istihdam, üretim ve ihracatın artırılmasının hedeflendiğini söyledi. Ayrıca Yılmaz, Deprem sonrası toparlanmanın hızlandırılması, gelirin tüm kesimlere adil dağıtılması ve kadınların iş gücüne katılımının artırılması da programın ana hedeflerinin arasında yer aldığını dile getirdi.
