Makine üretimine başlayış hikayesini “Yüksek lisans yaptığım ve henüz askere gitmediğim için iş başvurularından olumlu yanıt alamadım, ben de girişimci oldum” sözleriyle özetleyen Hizmet Him Makina Genel Müdürü Erhan Çiftçi, kendi kurduğu şirkette 22 yıldır ağaç işleme sektörüne makine üretiyor. Çiftçi, firmasını ayakta tutan itici gücün daima yenilikçi olmasından kaynaklandığını söyleyerek, başarısını “Beni sermaye değil, AR-GE ayakta tuttu” şeklinde açıklıyor.
Erhan Çiftçi, Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünü bitirdikten sonra Uludağ Üniversitesi’nde başladığı yüksek lisansı sırasında, kendi işini kurmaya karar veren sektörün genç yaşta girişimciliğe adım atmış isimlerinden biri. Çiftçi, eşinin yeni doğum yaptığı bir dönemde, yüksek lisansına devam etmesi ve henüz askerliğini tamamlamaması nedeniyle iş başvurularından olumsuz yanıt alır. İş görüşmeleri için gittiği sanayi sitelerinde masifleme makinelerinin üretildiğini gören Çiftçi, piyasada bu makinenin üretimine ihtiyaç olduğunu fark eder. 1994 yılında sermaye yoksunluğuna rağmen şirket kurmaya karar veren Çiftçi, İnegöl’de kiraladığı küçük bir atölyede üretim için hemen tezgâhın başına geçer.
Zor ve zorunda kaldığı durumu, içindeki başarma arzusuyla birleştiren Çiftçi, gençliğinde İnegöl Endüstri Meslek Lisesi’nde tanıştığı, sanayi sitelerinde çıraklığını ve kalfalığını yaptığı, ardından da İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesi’nde mühendisliğini öğrendiği makineyle, sektör adına önemli birçok yeniliğe imza atar.
994 yılında faaliyete başlayan Hizmet Him Makina, üretime başladığı günden itibaren kenar bantlama makineleri imalatı yapıyor. Başlangıçta masif uygulamaları yapan firma, daha sonra müşteri taleplerinin değişimine ayak uydurarak papel ve PVC kenar bantlama makineleri ile imalatına devam etti. Buna ilave olarak son yıllarda sektördeki ihtiyaca göre kapı ve pervaz sektörüne yönelik pervaz yapıştırma makinesi üreterek ürün portföyünü genişleten Hizmet Him, aynı zamanda kenar bantlama makinelerinin eğri kenar bantlama ve temizleme sistemlerini de üreterek mobilyacı esnafına hizmet vermeye devam ediyor.
Bugüne kadar daha çok sektörün ihtiyacı olan, Türkiye’de üretilmeyen makine çeşitlerinin imalatını gerçekleştirdiklerini vurgulayan Hizmet Him Makina Genel Müdürü Erhan Çiftçi, firmasını ayakta tutan itici gücün her daim yenilikçi olmasından kaynaklandığını söyleyerek, başarısını “Beni sermaye değil, AR-GE ayakta tuttu” şeklinde özetliyor.
Gelecek yıl yeni makine ve üretim tesisi yatırımına hazırlanan Hizmet Him Makina için 2017’nin çok daha hareketli geçeceğini dile getiren Erhan Çiftçi, önümüzdeki dönemde geçmişte olduğu gibi piyasa ihtiyaçlarını baz alarak güçlü AR-GE çalışmalarının disiplinli bir şekilde devam edeceğini vurguluyor.
Genç yaşta sektörde üretime başlayan bir girişimcisiniz. Kendi işinizi kurma hikayenizi bize kısaca anlatır mısınız?
Sektörde üretime başlayışım 1994 yılına dayanıyor. Ama aslında makine ile tanışmam çok daha eski. Ben 1983’te İnegöl Endüstri Meslek Lisesi’ne girdiğimde tanıştım makineyle. Gençliğimde uzun yıllar sanayi sitelerinde çıraklık ve kalfalık yaptım. Ardından İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünü kazandım. İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünü bitirdikten sonra Uludağ Üniversitesi’nde yüksek lisansa başladım. Yüksek lisans yaptığım sırada elde ettiğim sanayi tecrübesi ve yine sanayide tanıştığım masifleme makinesine piyasanın ihtiyacı olduğunu düşünmem beni genç girişimci olmaya iten temel nedenlerden oldu. Küçük bir atölyede ve zor imkanlarla girmiştik bu yola. Evliydim ve firmayı kurmadan bir ay önce çocuğum olmuştu. O nedenle girdiğim bu yola devam etmek zorundaydım. Bu zorundalık içimdeki başarma arzusuyla birleşti ve bugün 22 yıllık Hizmet Him Makine’ye dönüştü.
Hangi makinelerle başladınız üretime?
Daha önce de bahsettiğim gibi üretimime sanayiden tanıştığım masifleme makineleriyle başladım. İlerleyen zamanlarda değişen müşteri ihtiyaçlarına cevap verebilmek adına masifleme makineleri yerine PVC kenar bantlama makineleri ürettim. Aynı zamanda yerel sanayinin ihtiyaçlarını karşılamak için özel makine işleri ve makine tamiri, bakımı ve parça işleri de yapmaya devam ettim. İlerleyen süreçlerde makine ailemize yine müşteri ihtiyaçlarına en kaliteli şekilde cevap verebilmek adına eğri kenar bantlama ve eğri kenar temizleme makineleri katıldı. Eğri kenar grubu üzerinden yıllar geçmiş olmasına rağmen hem kalitesiyle hem de ekonomikliğiyle güçlü bir makine olmasından dolayı müşterilerimiz tarafından çokça talep edilen makine- lerimiz arasına girdi. Tabii ki yıllar içinde güçlü AR-GE ve ÜR-GE çalışmalarımızla eğri kenar makine grubumuz büyük ilerlemeler kaydetti. Kenar bantlama kariyeriyle 2005 yılına geldikten sonra yine ahşap işlerinde olan kapı imalatı ve satışı yapanların ihtiyaçlarına eğilerek pervaz yapıştırma makinelerini yapmayı başardık. Pervaz imalatında şu an pervaz yapıştırma makinesi, seri pervaz yapıştırma makinesi ve bombeli pervaz yapıştırma makinesi olmak üzere 3 tip makinemiz var. Sadece Türkiye’de değil dünya pazarında da pervaz yapıştırma işini bu kalite seviyesinde yapmayı başaran az sayıdaki firmadan biriyiz.
Bu makineyi niye üretmeye karar verdiniz? Ürününüz nasıl bir ihtiyacı karşıladı?
Pervaz yapıştırma makinesi kapı ve kapı kasası sektöründe kullanılan “L” şeklindeki pervazların üretiminde kullanılıyor. Amerikan kapı kasa sistemleri çıkınca kullanılan pervazlar kapıda bir kolaylık oluşturdu. “L” pervaz kullanılması zorunluluğu doğunca bu pervazın üretimi için gerekli makineye de ihtiyaç oldu. Biz de 2005 yılında ilk makineyi ürettik. Pervaz yapıştırma makinesi belli kalınlıklarda ve genişliklerde olan 2 adet profili birbirine yapıştırır ve kapı kasa pervazı profiline göre gerekli olan frezeleme işleminin yapılmasını sağlar. Şu anda kenar bantlama makinelerinin hepsini yapıyorum. Kapı pervazı yapıştırma makinelerinde Türkiye’de birkaç firmadan biriyim. Yakın zamanda bu üretime yönelik poliüretan tutkal kullanımına biz de geçeceğiz, projemiz ve sistemimiz hazır. Ancak pahalı olan tutkallı üretim, makinenin daha ekonomik olmasına imkan vermiyor. Biz bu işin daha ekonomik bir yöntemini bulduk. Homemade hızlı ve seri üretim yapmamızı sağlıyor. Günde 5 bin tane pervaz üretebiliyor. Üstelik makinenin otomatik olması da büyük kolaylık. Şu anda sınıfına göre pazarda tekiz.
Türkiye ağaç işleme makineleri sektörü için ilk denilebilecek başka ürünleriniz de var mı?
Eğri kenar bantlama ve eğri kenar temizleme makinelerini Türkiye’de ilk kez 2004 yılında biz yaptık. İnegöl’deki ihtiyaçtan dolayı firmalar talep etti. Bize zorla bu makineyi ürettirdiler. İyi ki de yaptılar diyorum bugün. Eğri kenar bantlama makinesi, mobilya üretim sektöründe belli ölçülerdeki kaplama, PVC ve folileri düz, içbükey ve dışbükey kenarlara seri ve düzenli olarak yapıştırmak için kullanılıyor. Eğri kenar temizleme makinesi ise, daha önceden kenar bandı yapıştırılmış olan parçanın kenar bandının fazlalıklarının frezelenmesinde kullanılan bir makine. Ekonomik ve portatif olması nedeniyle kullanımı kolay. Küçük ebatlarından dolayı dar mekânlarda bile rahatlıkla kullanılabiliyor.
Şu anda firma olarak hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz?
Yaklaşık 20 ülkeye ihracatımız var. Yüzde 15 olan ihracatın üretimdeki payını yüzde 30’a çıkarmayı amaçlıyoruz. Bu ülkede ayakta kalmak için ihracatı artırmamız gerekiyor. Balkanlar, Kuzey Afrika ülkeleri, Türki Cumhuriyetleri, İran gibi birçok bölgede zaten şu anda çalışan makinelerimiz var. Bunların adetini zamanla artırmayı hedefliyorum.
Pervaz yapıştırma makinesiyle ilgili yurtdışından talep var mı peki?
Arabistan’dan Rusya’nın üst bölgelerine kadar satış yapabiliyoruz. Talep güzel. Bu konuda ekonomiklik açısından bize kimsenin yetişebileceğini düşünmüyorum. Üreticiler ekonomik kapı yapabilmek için bu makineyi kullanmak zorundalar. Bizim makine olmadan üretmek meşakkatli, üstelik makine olmadan az sayıda üretim yapılabiliyor. Pervaz, işçiliği çok olmasına rağmen fiyatı ucuz bir malzeme. Pervazı sadece üretip de satanlar var. Ayrıca pazardaki büyümeyi görerek pervaz dilimleme makinesi de geliştirdik. Türkiye’de üretimi olan bir makineydi. Biz de kendi AR-GE tecrübemiz ve tekniklerimiz ile kendi dilimleme makinemizi çıkardık. Diğer dilimleme üreten firmaların makinelerinden herhangi bir sistemini kopyalamadan müşteri ihtiyaçlarına en doğru şekilde cevap verebilen aynı zamanda ekonomik bir ürün ortaya koyduğumuza inanıyorum. Şu anda yeni ürünler üzerinde de çalışıyoruz. Pervaz yapıştırmada daha üst segmente farklı yapıştırma teknikleriyle ürün üretebilecek makineler üreteceğiz.
“Hizmet Him için 2017 çok daha iyi olacak”
Gelecekle ilgili büyüme planlarımız var. Şu anda yaklaşık 700 metrelik bir alanda üretim yapıyoruz. Büyümek için daha çok çalışana ve daha büyük üretim alanına ihtiyacım var. Gelecek yıl yeni makine çeşitlerinin üretimine başlayıp piyasa süreceğiz. İhracat pazarları arasına Avrupa’yı da katacağız. Ayrıca yeni tesis kurma ve yeni tezgahlar alma hedefim var. 2-2 bin 500 metrekarelik bir tesis kurmayı amaçlıyorum. Pazarlama ile ilgili satış ekibi kuracağım. 2017 çok daha iyi olacak.
Bu makinenin getirileri neler olacak size ve sektöre?
Biz bu ürünle pervaz üreticilerinin Avrupa’ya rahat açılma imkanına kavuşacağına inanıyoruz. Hem biz firma olarak hem yerli pervaz üreticileri için Avrupa ulaşılabilir bir nokta haline gelecek. Türkiye’deki yerli bir pervaz üreticisi firma, bizim makinemizi alıp kullanarak Avrupa’ya rahatlıkla pervaz satabilecek. Önümüzdeki yıl piyasaya vereceğimiz bu makineyle üretim yapan firmalar göğsünü gere gere Avrupa’ya ürününü satabilecek. Öte yandan Avrupa’daki makine firmalarının benim ürettiğim fiyata makine üretmesi imkansız. Çünkü Avrupa’da işçilik pahalı. Bu nedenle Türkiye’deki üretici firmaların makineyi benden alması daha avantajlı. Böylelikle hem biz hem de yerel kapı üreticisi firmalar ilerleme kaydedecek.
Anlattıklarınızdan sürekli yeni makineler geliştirmenin peşinde olduğunuzu anlıyorum.
Evet, 22 yıldır edindiğim prensip bir firmanın en büyük güç kaynağının AR-GE çalışmaları olduğudur. Bugünlere gelmemizi AR-GE çalışmalarına borçluyuz.
Sektörün gelişimi konusunda öngörünüz nedir?
Makine sektörü 2060 yılına kadar büyük bir ilerleme yaşayacaktır. Sektör hızla performans göstereceği bir döneme giriyor. Tekstil Avrupa’da gelişmeye başlayarak Türkiye üzerinden Çin’e doğru bir hareket sergiledi, şimdi aynı durum makine sektöründe de geçerli Avrupa’daki Makine sektöründe yaşanmış olan büyümeyi Türkiye’deki makine sektörü de takip edecektir.
Sektör büyürken siz de firma olarak büyümeyi düşünüyor musunuz? Yeni yatırım planlarınız var mı gündemde?
Gelecekle ilgili bizim de büyüme planlarımız var. Şu anda yaklaşık 700 metrelik bir alanda üretim yapıyoruz. Büyümek için daha çok çalışana ve daha büyük üretim alanına ihtiyacım var. Gelecek yıl yeni makine çeşitlerinin üretimine başlayıp piyasa süreceğiz. İhracat pazarları arasına Avrupa’yı da katacağız. Ayrıca yeni tesis kurma ve yeni tezgahlar alma hedefim var. 2-2 bin 500 metrekarelik bir tesis kurmayı amaçlıyorum. Pazarlama ile ilgili satış ekibi kuracağım. 2017 benim için çok daha iyi olacak. Şu anda kendi markamızla üretim yapıyoruz, ama gelecek dönemde yurtdışına yönelik yeni bir marka çalışması yapmayı da düşünüyoruz. Yurtdışına distribütörlük de açmak planlarımız arasında yer alıyor. Kısacası, her zaman ki gibi hedeflerimiz büyük.
Peki bunları yaparken devlet desteklerinden faydalanmayı düşünüyor musunuz?
Girişimcilere, sanayicilere KOSGEB ve TÜBİTAK aracılığıyla birçok destek veriliyor. Bugüne kadar bir girişimci ve sanayici olarak bu desteklerden talep etmeyi, hakkını verebilme noktasında hep çekindim. Acaba bu desteklerin hakkını verebilecek miyim diye düşündüm. Çünkü bence devlet desteği, askerde yediğin karavana gibidir. 70 milyonun hakkı vardır, bir kuruş hata yaparsan 70 milyona hesap verirsin. Destek de böyle, atacağın her adımda, aldığın her üründe bütün millet adına pazarlık yapman lazım. Bu sorumluluk ve bilinçle gelecek dönemde artık ben de bu desteklerden faydalanmak istiyorum. İyi vergi veriyorum, daha iyi bir vergi vermek için firmamı büyüteceğim.