Uzun yıllardır ağaç işleme makine sektöründe hizmet veren İnegöl Form Makina Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Dilek ve şirket yönetimini birlikte yürüttüğü oğlu Mümin Dilek, Babalar ve Çocukları’nın yeni konukları oldular. Baba ve oğul ile şirket yönetiminde yaşanacak olası kuşak çatışmalarının nasıl engellenebileceğini, aile şirketi olmayı kendilerince nasıl yorumladıklarını, yıllar içinde zorlu şartlardan şirketlerini nasıl çıkardıklarını konuştuk. Şirketi beraber yönettiği çocuklarına, yıllardır hayallerini, yapmak istediklerini, hedeflerini iyi anlatmaya çalıştığını belirten Yusuf Dilek, her kurumsal şirketin aile gibi olması gerektiğine dikkat çekerek; “Kurumsallaşırken ailenin samimiyetini, merhametini, değerlerini koruyarak dönüşüm tamamlanmalıdır” ifadelerini kullandı.

İnegöl Form Makina Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Dilek ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mümin Dilek’in farklı kuşakların birlikte şirket yönetmesiyle ilgili görüşlerini aldık. Yeni kuşağa verdikleri görevleri ve aldıkları sonuçları yakından takip ettiklerini ifade eden Yusuf Dilek, şu tavsiyelerde bulundu; “Yeni kuşaklara ve tüm sevdiklerime her zaman çalışma hayatında samimiyet, dürüstlük, özveri, planlama ve azim içerisinde bir hayat sürmelerini tavsiye ediyorum.”

  • Türk reel sektörünün gerçeği KOBİ’ler onun da özelliği aile şirketleri… Peki aile şirketi olmayı siz nasıl tarif ediyorsunuz?

Yusuf Dilek: Yıllar önce tek başına başladığım iş hayatımda ailemin maddi ve manevi desteğini her zaman yanımda hissettim. Aile şirketi kavramı o zamanlar benim için uzak olsa da bugünkü aile yapım içerisinde çocuklarıma ailenin önemini ve çalışma hayatındaki payını anlatmak için büyük çaba gösterdim. Bugün baktığımda bu ektiğim tohumların birçoğunun tuttuğunu, filizlendiğini görmek zamanımı boşa harcamadığımı bana gösteriyor. Kısaca önce aile olmak sonra şirket olmak daima ilk ve son vizyonumuz olacaktır.

Mümin Dilek: Bana göre aile şirketi olmak demek; emek, gayret, disiplin, çok fedakarlık ve başarı için ebeveynlerinizin sergilediği gayreti çok iyi anlamak, benimsemek ve o yolda arkalarından yürümektir.

“PROFESYONEL KADROLAR İLE ÇALIŞARAK KURUMSALLAŞMA SAĞLANABİLİR”

  • Kurumsallaşmanın bu kadar konuşulduğu bir yerde aile şirketi olmak, buna hep tezat gibi anlatıldı. Oysa Avrupa’da kurumsallaşmış aile şirketleri var. Sizce bu denge nerede yakalanabilir?

Yusuf Dilek: Bu denge ilk önce ciddi bir disiplin yapısı ile yakalanabilir. Kurumsallık disiplin demektir. Bu disiplini yönetecek profesyonel kadrolar ile çalışarak ve yeni personel yetiştirerek kurumsallaşma sağlanabilir. Yetkiyi vermek, verilen yetkinin yerinde ve doğru kullanıldığını görmek, doğru dengenin şirket içerisinde oluştuğunu görmemizi sağlıyor. Aile şirketiyken verilen kararların ve mercilerin doğru yönde yer değiştirdiğini görmek bu tezattı ortadan kaldırıyor.

Mümin Dilek: Her KOBİ, kurumsal olmak, şeffaf bir yönetim ile çalışmak, hesap vermek ve soru sormak ister. Bu denge; kuşaklar arasındaki geçişin profesyonel personellerle çalışarak ve doğru yerde, doğru yetki kullandırılarak yakalanabilir. Avrupa’daki şirketlere baktığımızda da, belirttiğim şekilde geçişler yapılıyor ve büyük oranda başarı sağlanıyor.

 “HER KURUMSAL ŞİRKET AİLE OLMALIDIR”

  • Her aile şirketi kurumsallaşmalı mıdır?

Yusuf Dilek: Her kurumsal şirket aile olmalıdır. Yani kurumsallaşırken ailenin samimiyetini, merhametini, değerlerini koruyarak dönüşüm tamamlanmalıdır.

Mümin Dilek: Bu soruya net bir cevap vermek zor. Bazı şirketler kurumsallaşmayı tam anlayamamış ise bu onlar için zor bir hal alır. Ama bireysel çalışma olmayan her şirket kurumsallaşma basamaklarında olmalıdır.

“AHLAK VE ÇALIŞMA DİSİPLİNİ VAR İSE ÇATIŞMA KISA SÜRELİ VE ANLAYIŞLA GEÇİŞTİRİLECEKTİR”

  • Şu an Türk işletmelerine baktığımızda büyük ölçüde kuşak değişimi yaşandığını görüyoruz. Siz kuşak çatışması yaşadınız mı?

Yusuf Dilek: Bu konuda ilk adımlarını attığımız bu günlerde yeni kuşağa verdiğimiz görev ve aldıkları sonuçları takip ediyoruz. İyi eğitim ve ticari ahlakı yıllarca yanınızda yaşayarak, tecrübe ederek büyüyen çocuklarda çatışma ya da koyduğumuz hedeflerden uzaklaşma gibi durumları görmeyeceğimizi düşünüyorum.

 Mümin Dilek: Dünya döndüğü ve zaman aktığı sürece değişim şarttır. Değişimin olduğu her yerde çatışma olağandır. Sizden önceki ebeveynlerin size verdiği ahlak ve çalışma disiplini var ise çatışma kısa süreli ve anlayışla geçiştirilecektir. Şirket içindeki çalışmaları görerek büyüyen kuşaklar hedeften sapmadan yola devam eder. Bu da kuşaklar arası çatışmayı yok düzeyinde minilimize eder.

 “DOĞRU ZAMANDA, DOĞRU AKSİYONLAR ALARAK SORUNLARIN ÜZERİNE GİTTİK”

  • Değişen bir ekonomiden ve onun yarattığı krizden söz ediliyor? Yıllarca krizlerle boğuşmuş bir firma olarak geminizi bu zamana nasıl getirdiniz?

Yusuf Dilek: Yıllar içerisinde sizin de dediğiniz gibi defalarca ekonomik krizlerle karşılaştık. Her seferinde süreci iyi analiz edip, iyi pozisyonlar alarak en az hasar ile ve bazen de bu krizlerden güçlenerek çıkmayı  bildik. Sürekli sahada olarak pazarımızı iyi anlayıp, analiz ettik ve doğru zamanda, doğru aksiyonlar alarak sorunların üzerine gittik ve bu günlere geldik çok şükür.

Mümin Dilek: Bu konu ile ilgili yaşımdan dolayı çok tecrübe sahibi değilim. Yanından ayrılmadığım babamın bu konuda çok fedakarlık ettiğini ve çaba gösterdiğini küçük yaşlarımdan beri gördüm. Sizin de dediğiniz gibi bu ülkenin geçmeyen en büyük sıkıntısı ekonomik krizlerden kurtulmak için yaptığınız işi iyi bilmek, çaba göstermek ve doğru pozisyonda durmakla geminin zarar görmeyeceğini iyi anladım.

“DEĞİŞİKLİK YAPMAK İSTEDİĞİM BİRKAÇ ÇALIŞMA PLANIM VAR”

  • Eski kuşaktan farklı olarak hayata geçirdiğiniz ya da geçirmeyi planladığınız yenilikler var mı?

Mümin Dilek: Zamanla yönetim içinde çalıştıkça farklı veya değişiklik yapmak istediğim birkaç çalışma planım var. Değişen teknoloji ve iş yapma durumunun zaman içinde isteğimiz dışında değişmesinden kaynaklanacağını görüyorum. İleride iş güvenliği, insan sağlığı, performans ve kalite odaklı yenilikler yapmayı düşünüyorum.

 “ÇOCUKLARIMA HAYALLERİMİ, YAPMAK İSTEDİKLERİMİ, HEDEFLERİMİ İYİ ANLATMAYA ÇALIŞTIM”

  • Yeni kuşağı şirket içinde görevlendirirken nelere dikkat ettiniz?

Yusuf Dilek: Bu konu ile ilgili yıllardır çocuklarıma hayallerimi, yapmak istediklerimi, hedeflerimi iyi anlatmaya çalıştım. Yıllar içinde biriktirdiğim tecrübe ve deneyimimi anlamaya çalışmaları için büyük gayret gösterdim. Bu kapsamda verdiğim göreve karşılık verdikleri çabayı, gayreti takip ettim. O işe uygun bir iç cevheri taşıyıp taşımadıklarına baktım. Bu da hangi pozisyonlarda çalışacakları hakkında bilgi sahibi olmamı sağladı. Allah, Azze ve Celle yanıltmasın.

“TİCARİ AHLAKIN ÇOK YIPRANDIĞI, UNUTULDUĞU, DEĞERİNİN KALMADIĞI DÖNEMLERDE YAŞIYORUZ”

  • Sözün senet olduğu yıllardan, çekin ödenmediği yıllara geldik. Dünden bugüne bu bozulmayı okurken yeni kuşaklara tavsiyeleriniz neler?

Yusuf Dilek: “Ey iman edenler! Belli bir vade ile birbirinizden borç alıp verdiğiniz zaman onu hemen yazın. İçinizden biri onu doğru bir şekilde yazsın. Yazmayı bilenler, kendisine Allah’ın öğrettiği şekilde yazmaktan çekinmesin de yazsın. Borçlanan kimse de, borcunu söyleyip yazdırsın.”(Bakara 282…)

Sizin de dediğiniz gibi ticari ahlakın çok yıprandığı, unutulduğu, değerinin kalmadığı dönemlerde yaşıyoruz. Bir ürün satarken de, alırken de kendimizi korumak adına gerekli tüm tedbirleri almaya çalışıyoruz. Güven kelimesinin karşılığının olmadığı bugünlerde; yeni nesle yaptığımız işi ve pazarı çok iyi öğrenmeleri gerektiğini ve buna göre pozisyon almalarını tavsiye ediyoruz. Şirket prensiplerimizi şu kısa sözle açıklamak istiyoruz; zamanında gelmeyen on para beş para etmez.

“AKILLI ÇALIŞMAK VE YILMAMAK BAŞARININ TEMELİNİ OLUŞTURUR”

  • Son olarak, birbirinizin rollerini değiştirseniz, diğer kuşağa tavsiyeniz ne olur?

Yusuf Dilek: Yıllar içerisinde kurduğum şirketin vizyon ve misyonunu, kişisel hayallerimi ve hedeflerimi, gelecek ile ilgili umutlarımı aşağı doğru önce evlatlarıma sonra çalışma arkadaşlarıma aşılamak için büyük gayret gösterdim ve göstermeye devam ediyorum. Yeni nesil çok nasihatten anlamasa da önünde gerçekleşen başarıyı, hedefe ulaşma ve yeni hedefler koyma yolundaki gayretimi görmemezlikten gelemezler. Yeni kuşaklara ve tüm sevdiklerime her zaman çalışma hayatında samimiyet, dürüstlük, özveri, planlama ve azim içerisinde bir hayat sürmelerini tavsiye ediyorum. Bu düsturlar aynı zamanda benim bugüne kadar başarımın en büyük kaynağı olmuştur. Akıllı çalışmak ve yılmamak başarının temelini oluşturur.

“AİMSAD BAŞARILI, PAZARI BİRLEŞTİREN, YENİLİKLERİ TAKİP EDEN BİR DERNEK”

  • AİMSAD’ın çalışmaları hakkında neler söylemek istersiniz?

Yusuf Dilek: Kurulduğu günden beri bizim de içinde olduğumuz başarılı, pazarı birleştiren, yenilikleri takip eden ve sektörümüze güven veren bir dernek olarak hayatımızdaki yerini tarif edebilirim. Sektörün kurumsal oyuncularla olan çalışmalarında var olan sıkıntılarımızı, geliştirmemiz gereken yönlerimizi iyi anlattığını ve bu yolda azimle çalıştığınızı görmekteyim. Şahsım ve firmam adına teşekkürü bir borç bilirim.

Mümin Dilek: Sektörde bütünlüğü sağlayan, kurumsal yapımızı ve düşüncelerimizi tam sergileyen, performansımızı arttıran bir çalışma yapısı olan başarılı bir dernek olarak görüyor ve düşünüyorum. Bundan dolayı da sizlere firmam ve şahsım olarak teşekkürü bir borç biliyorum. İyi ki varsınız.