Orta Çağ Türk – İslam aleminin en büyük ve en bilgin ismi olarak bilinen Biruni; fizikten tıbba, matematikten astronomiye, coğrafyadan jeodeziye bilimin farklı birçok alanında eserler ve  çalışmalar ortaya koymuş evrensel bir deha.

Yalnızca Orta Çağ’ın değil, tüm zamanların en büyük alimlerinden olan Biruni, tüm yaşamını, sormaya, sorgulamaya ve araştırmaya adamış büyük bir isim. “Edindiğin bilgiler, giysilerine benzememeli, sen yıkanırken akıp gitmemeli” diyen Biruni, bilim dünyasına kattıklarıyla hala tüm dünya da takdir topluyor.

Biruni, gökbilimden matematiğe, doğa bilimlerinden astrolojiye, coğrafyadan tarihe farklı alanlarda sürdürdüğü çalışmalar sonucu çok kıymetli eserlere imza attı. Alçak gönüllülüğü ile bilinen Biruni, bu eserlerinin bir kısmını dönemin önemli insanlarına ithaf etti. Newton’dan 700 sene önce, Netwon’un ispatladığı yer çekimi kuramı üzerine ilk fikirleri ileri sürdü. Geliştirdiği teleskoplarla yaptığı çalışmalar sonucu gezegenlerin güneş etrafında döndüğünü doğrulayan Galileo’dan 600 sene önce, dünyanın döndüğü düşüncesini ortaya koyan kişi yine Biruni’den başkası değildi.

Biruni’nin günümüze kadar ulaşan kitapları onlarca dile çevrilip, bilim dünyası için yol gösterici olarak önemli bir konuma sahip. Biruni’nin hayatı boyunca 200’ye yakın eseri kaleme aldığı tahmin ediliyor. Bu eserlerin 70 adedi astronomi, 20 adedi ise matematik alanında. Gözlemleyerek veri toplamanın önemine inanan Biruni, ırk kavramına da önem vermedi. Başka toplumların, kültürlerine, inanışlarına, geleneklerine saygıyla yaklaşıp, eserlerini de bu doğrultuda yazdı.

Geleceğe ışık tutan bir alim

Yunan filozofları Aristo, Arşimet ve Demokritus’un çalışmalarından etkilenen Biruni, yaşamının büyük bir bölümünde Yunan ve Hint tıbbını inceledi, bu alanlarda karşılaştırmalar yaparak hem günümüze hem de yaşadığı çağa ışık tuttu. Kendinden çok sonra gelen Newton, Toricelli, Copernicu ve Galileo’ya ilham kaynağı olan Biruni, güneş hareketlerini takip ederek mevsim geçişlerinin ne zaman yaşandığını belirledi. Bununla da yetinmeyen, dönemin zirveye ulaşan ismi Biruni, dünyanın çapını bugünkü değerine çok yakın bir oranda tespit etti.

Eserlerinin birkaçı günümüze kadar ulaşabildi

Biruni, 4 Eylül 973 yılında bugünün Özbekistan’ı sayılan Harezm bölgesinin merkezi olan Kas’ta hayata geldi. Ölüm tarihi net olarak bilinmese de miladı 1061 yılında öldüğü tahmin ediliyor. Eserlerinde ailesi ve soyu ile ilgili bilgi vermeyen Biruni’ye batı dillerinde Alberuni veya Aliboron olarak hitap ediliyor. Türk-İslam aleminin, en büyük alimlerinden olarak kabul gören Biruni; fizik, tıp, matematik, astronomi, trigonometri, coğrafya, jeodezi, farmakoloji, jeoloji ve din alanlarını inceledi ve bu alanlarda yüzlerce kıymetli esere imza attı. Ancak bu eserlerin sadece birkaçı günümüze kadar ulaşabildi.

Ebu Nasr Mansur’un öğrencisi

Parlak zekası ve öğrenmeye duyduğu aşkla dikkatleri çeken Biruni, dönemin en ünlü matematik ve astronomi bilgini, aynı zamanda bölgenin hükümdar ailesi mensubu olan Ebu Nasr Mansur’un yanında büyüdü. Bilim alanındaki ilk eğitimini de El-Asarü’l-Bakiye adlı eserinde hocam diye bahsettiği Ebu Nasr Mansur’dan aldı. Ebu Nasr Mansur, Biruni’ye öklid geometrisini ve batlamyus astronomisini öğretti.

İlk kitabını 20’li yaşlarında yazdı

Biruni ilk kitabını 20’li yaşlarında yazdı. 21 üniteden oluşan, El-Asar’il-Bakiye an’il-Kuruni’i-Hali-ye adlı bu ilk eserinde, Orta ve Yakın Doğu’da kullanılan takvim sistemlerini gösterdi. Kitapta ayrıca, farklı halkların hukuk, din, matematik, astronomi ve tarih bilgilerini kronolojik olarak inceledi. Biruni, bu kitabında, çağın çok ötesinde olduğunu kanıtlar nitelikteki bir çalışmasına da yer verdi ve dünya tarihinde ilk kez sezaryen doğumun nasıl yapılacağını anlattı.  Arapça kaleme aldığı kitabı Gürgan’da derleyen Biruni, bu kitabı Ziyariler’in hükümdarı Kabus bin Vuşmgir’e ithaf etti.

Hindoloji alanındaki ilk ciddi çalışma

Biruni, ölümüne kadar araştırmaya ve sorgulamaya ara vermeden devam etti. 11. yüzyılın önemli Müslüman Hükümdarlarından olan Gazneli Mahmud, Hindistan’a düzenlediği seyahatlerde Biruni’yi de yanında götürdü. 1017- 1030 yılları arasında Hindistan’da yaşayan Biruni, en meşhur kitabı Kitab’üt-Tahkik Ma li’l-Hind’i de bu dönemler arasında yazdı. Hint inancı, kültürü ve coğrafyasına dair ayrıntılı birçok bilginin yer verildiği bu kitap Hindiloji alanında ilk ciddi çalışma olarak tarihe geçti. 80 bölümden oluşan kitapta, Biruni Hindular’ı konuşturmayı ve onların eserlerinden uzun alıntılar yapmayı tercih etti. Hindistan’da yaşadığı dönemde öğrendiği trigonometrinin, astronomiden ayrı bir bilim olarak incelenmesi gerektiği fikrini ortaya koyan Biruni ayrıca trigonometrik fonksiyonlarda yarıçapın birim olarak kullanılmasını da önerdi.

Maddelerin özgül ağırlıklarını belirledi

Biruni’nin bir diğer önemli eseri ise Kitabü’I Cemahir fi Ma’rifeti Cevahir. İki bölümden oluşan bu eserde Biruni, 50’nin üzerinde mineral, maden, metal, alaşım, porselen gibi maddeler hakkında detaylı bilgi verdi. Ayrıca Biruni kitabında, her bir maddenin, maddeleri birbirinden ayırt etmeye yarayan özgül ağırlıklarını belirledi.

Kitabını Sultan Mesud’a ithaf etti

Biruni, El – Kanunü’l – Mesudi adlı eserinde astronomi, trigonometri, astroloji, jeodezi, meteoroloji, coğrafya, peygamberler tarihi gibi konulara yer verdi. Ansiklopedi niteliğinde olan ve 11 ana bölüm ve 142 alt bölümden oluşan kitabı Biruni, Sultan Mesud’a ithaf etti. Sultan Mesud, bunun üzerine Biruni’ye bir fil yükü gümüşü hediye etmek istemiş. Ancak Biruni, “Bu armağan beni baştan çıkarır, bilimden uzaklaştırır” diyerek hediyeyi kabul etmemişti. Biruni, eski Grekler’den kendi dönemine kadar gelen astronomiye dair problemleri ve gözlem tablolarını yeniden inceledi. Hem astronomların çeşitli zamanlarda yaptıkları gözlemler hakkında bilgi verdi hem de kendi gerçekleştirdiği yeni gözlemlerle o bilgilerin doğruluğunu kanıtlamaya çalıştı. Biruni, İstihrac el – Evtar fi Daire adlı kitabında ise Orta Asya’nın topoğrafyasını belirledi.

Yaşamının sonuna kadar çalışmalarını sürdürdü

Bitkileri ve otları çok iyi tanıyan, hangi hastalıklara, hangi bitkinin iyi geleceğini bilen Biruni, araştırmaları sonucu elde ettiği bilgileri Kitabü’s-Saydana Fi’t-Tıb adlı eserinde topladı. Dünyadaki ilk eczacılık kitabı olarak bilinen bu kitapta Biruni bitkisel ilaçların yanı sıra madeni ve hayvansal ilaçlar hakkında da bilgiler paylaştı. Bu kitabın bir diğer önemli özelliği ise Biruni’nin yazdığı son kitap olması. Biruni’nin bu kitabı yazdığında 80 yaşını geçtiği tahmin ediliyor. Biruni’nin ölümünden önce yaptığı son teorik çalışmalar ise İslam Hukukunda miras konusu üzerine oldu.

11. yüzyıl Biruni Asrı

Çocukluğundan beri araştırmacı ve meraklı olan Biruni tüm eserlerini bilginler için yazdı. Hayatının son dönemine kadar bilim alanındaki çalışmalarını sürdüren Biruni, dini hassasiyetini her zaman korudu. Modern dünyanın bilim babası olarak nitelendirilen Belçikalı kimyager ve tarihçi George Sarton, 11. yüzyıla Biruni Asrı adını verdi.  Ayrıca UNESCO Courier Dergisi 1974 yılında çıkardığı sayıyı Biruni’ye ayırdı ve Birnuni’yi “Binlerce yıl önce Orta Asya’da yaşamış evrensel deha” olarak dünyaya tanıttı.

Künye

Tam adı: Ebu Reyhan Muhammed bin Ahmed el-Biruni

Kimdir: 10. 11. Yüzyıllarda yaşayan Orta Çağ  Türk-İslam aleminin, fizik, tıp, matematik, astronomi, trigonometri, coğrafya, jeodezi, farmakoloji, jeoloji ve din alanlarında çalışmalar yapmış en büyük alimi.

Doğum yeri ve tarihi: 4 Eylül 973 Harezm – Kas (Özbekistan)

Ölüm Tarihi: Bilinmiyor

Kutu